Deprem Bölgesindeki Hava Kirliliğine Karşı Uzmanlar Uyardı!

Deprem Bölgesindeki Hava Kirliliğine Karşı Uzmanlar Uyardı!

Deprem Bölgesindeki Hava Kirliliğine Karşı Uzmanlar Uyardı!

Doğu Anadolu fayı üzerindeki 11 ili etkileyen büyük deprem felaketinin ardından gerek enkaz kaldırma çalışmaları gerekse bölgeye elektrik ve doğal gaz verilememesi nedeniyle odun ve kömür yakılması sonucu daha da artan hava kirliliği çok sayıda hastalığa da davetiye çıkarıyor. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özge Soyer, özellikle moloz kaldırma esnasında çevreye yayılan tozlara ve bu tozların yarattığı hava kirliliğine karşı uyardı: “Bilhassa astım hastalarının solunum şikayetlerinde artış olabilir. Kuru öksürük ve nefes darlığı erken dönemde fark edilmeli ve uygun şekilde tedavisi sağlanmalıdır. Enkaz kaldırma çalışmaları su ile ıslatıldıktan sonra yapılmalı ve havadaki toz miktarı azaltılmalıdır. Geçici barınma alanları, hava kirliliğinden etkilenmeyen bölgelere kurulmalıdır. Deprem bölgesinde, bilhassa 2010 yılından önce yapılan binalarda bulunabilen ve kanserojen olan asbeste maruz kalmak uzun vadede risklidir, önlem alınmalıdır. Enkaz alanında eldiven, tulum, tam yüz maskesi ve göz koruyucu kullanılmalıdır.” Doğu Anadolu fay hattı üzerinde yer alan 11 ilde 40 bini aşkın kişinin yaşamını yitirmesine neden olan deprem felaketinin ardından, bölgede artan hava kirliliği uzmanları harekete geçirdi. On binlerce konutun yıkılmasının ardından ortaya çıkan moloz yığınları ve bu yığınların neden olduğu yoğun inşaat tozları birçok hastalığı da tetiklemesi nedeniyle büyük tehlike taşıyor. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özge Soyer, özellikle moloz kaldırma esnasında çevreye yayılan tozlara ve bu tozların yarattığı hava kirliliğine karşı uyarılarda bulundu. Astım hastalarının solunum şikayetlerinde artış erken dönemde fark edilmeli ve uygun şekilde tedavisi sağlanmalıdır Enkaz kaldırma çalışmaları su ile ıslatıldıktan sonra yapılmalı ve havadaki toz miktarı azaltılmalıdır. Geçici barınma alanları, hava kirliliğinden etkilenmeyen bölgelere kurulmalıdır. Deprem bölgesinde, bilhassa 2010 yılından önce yapılan binalarda bulunabilen ve kanserojen olan asbeste maruz kalmanın uzun vadede riskli olduğunu ve mutlaka önlem alınması gerektiğini belirten Soyer, “Bu bölgelerde özellikle de enkaz kaldırma esnasında eldiven, tulum, tam yüz maskesi ve göz koruyucu kullanılmalıdır.” diye konuştu. “Felaket zamanlarında astım krizleri artıyor” Büyük deprem felaketinin ortaya çıkardığı yıkım nedeniyle oluşan inşaat tozları, mantarlar ve bunların yarattığı hava kirliliğinin bilhassa astım hastaları için ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade eden Soyer, deprem döneminde astım ilaçlarına ulaşmanın zor olduğunu ve hastaların ilaçları kullanamazlarsa nefes alma ve öksürük sorunlarının daha da artacağını ifade ederek şunları söyledi: “2011 büyük Japon Depremi sonrasında astımlı çocuklarda, astım krizi geçirme riski 6 kat arttı ve hastaların yaklaşık yarısı ilaçlara ulaşamadı. Bilindiği gibi astım krizleri solunum yolu enfeksiyonları, alerjene veya hava kirliliğine maruz kalınması, hastalığın tedavisi için gerekli olan ilaçların düzenli kullanılmamasına bağlı gelişir. Bu yüzden hava kirliliğinin arttığı dönemlerde acil servise başvuran astım hastalarının sayısı da artar. 2001 yılında Dünya Ticaret Merkezi saldırısında ortaya çıkan toz bulutlarına maruz kalan çocuklarda da astım sıklığının çok daha fazla arttığı rapor edildi.” “Deprem sonrasında artan hava kirliliği inatçı kuru öksürüklere neden oluyor” Deprem sonrası dönemde geçici barınma alanlarının kalabalıklığı ve uygun sağlık koşullarının olmaması nedeniyle viral solunum yolu enfeksiyonlarının daha kolay bulaştığını ve astım hastalarında riskin çok daha fazla arttığını vurgulayan Soyer, bilhassa dar alanlarda sigara dumanını solumak astımlılarda öksürük, hırıltı, nefes darlığı gibi şikayetlerin artmasına yol açarken, sadece astımlı hastaların değil daha önce solunum yolu problemi olmayan kişilerin de deprem sonrası ortaya çıkan hava kirliliğinden etkilendiğini ve inatçı kuru öksürüklerin ortaya çıktığını söyledi. Bacası çekmeyen sobaların, uzun süreli açık ocakların yanındaki havaya maruz kalınmasının, karbon monoksit zehirlenmelerine neden olduğunu ifade eden Soyer, “Karbon monoksit gazı renksiz, kokusuz bir gaz olduğundan zehirlenme fark edilmez; ilk belirtileri baş ağrısı, halsizlik, sersemlik, bulantı-kusma ve karın ağrısıdır ve acil sağlık hizmetine başvuru gerektirir. Deprem bölgesindeki enkazlarda bilhassa 2010 yılından önce yapılan binalarda bulunabilen ve kanserojen olan asbeste maruz kalmak uzun vadede risklidir, önlem alınmalıdır. Eldiven, tulum, tam yüz maskesi ve göz koruyucu kullanılmalıdır” dedi. “Enkaz, ıslatılmadan kaldırılmamalı, oluşabilecek tozun önüne geçilmeli” Deprem bölgesindeki astım hastalarının özellikle de astımlı çocukların mümkün olan en kısa sürede astım ilaçlarına tekrar erişebilmesinin çok önemli olduğunu söyleyen Soyer, “İç ortamdaki hava kirliliğini azaltmak için sigara içilmemesi, sık havalandırma ve kapalı alanlarda ısınma ihtiyacının mümkünse elektrikli ısıtıcılarla çözülmesi elzemdir. Dış ortam hava kirliliğini azaltmak için enkaz kaldırma çalışmaları su ile ıslatıldıktan sonra yapılmalı ve havadaki toz miktarı azaltılmalıdır. Geçici barınma alanları, hava kirliliğinden etkilenmeyen bölgelere kurulmalıdır. Astım hastalarının solunum şikayetlerinde artış erken dönemde fark edilmeli ve uygun şekilde tedavisi sağlanmalıdır” dedi.

KÜLTÜR KOLEJİ ÖĞRENCİLERİ ULU ÖNDERİ SAYGI VE ÖZLEMDE ANDI

Türkiye’de ilk kez estetik morfoloji ve materyal dersi verildi!

SANCAKTEPE ÖĞRETMENLERİ FUTBOL TAKIMI KURDU

Tekirdağ İl Sağlık Müdüründen NKÜ Rektörüne Ziyaret

İYİ Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Sezgin Öztürk’ün 24 Kasım Öğretmenler Günü mesajı

“YARINI KODLAYANLAR” 1 YILDA 6,6 MİLYON TL’LİK SOSYAL DEĞER YARATTI

Murat Şit'in son yazısı “ Anadolu İnsanı İrfan Ehlidir '

Sancaktepe’de Annemin Masal Günü etkinliği sanal olarak gerçekleştirildi

Sancaktepe’de Herşeyiyle Yenilenen Bir Okul

KOZMETİKTE 2 MİLYON TL’LİK AR-GE YATIRIMI

Yeni nesil kamu-startup iş birliği hayata geçti

Pandemi, Bodrum’da Mutfak Pazarını Yüzde 30 Büyüttü

Dinamik Ruh: Emporio Armani

Kahve Dünyası’ndan Darülaceze Sakinlerine Bayram Sürprizi

realme İlk Yerli Üretimi C21’i Tanıttı

Eczacılar yarım saat süren işlerini 1,5 dakikada bitirecek

İBB TRAFİK YOĞUNLUĞUNU AZALTACAK ÜÇ YOL ÇALIŞMASI BAŞLATTI

Efsane Şarkıları Seslendirdiler

MS hastaları için güneş ışığı çok önemli

Oğuz Çepni Boyu Dernekleri Federasyonu Genel Kurulunu Sancaktepe'de gerçekleştirdi

AKOM’DAN SAĞANAK YAĞIŞ UYARISI

YGD'NİN GAZETECİLERE 12 DALDA VERECEĞİ ÖDÜLLER AÇIKLANDI

Kaymakam Naif Yavuz, Ali Asaf ve ailesini ağırladı

Sancaktepe Kaymakamı Naif Yavuz'un 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı mesajı

Sadık Aslan'ın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı mesajı

Sancaktepe Kaymakamı Naif Yavuz, kanseri yenen Ali Asaf Demir'i ziyaret etti

SİYAD SANCAKTEPE ŞUBESİ'NİN MUTLU GECESİ

Sancaktepe Toplum Ruh Sağlığı Merkezi Damgalamaya Karşı Etiket Değil İnsan dedi

TOKDEF Başkan Adayı Fevzi Can “ Gelecek Daha Güçlü Olacak'

Sancaktepe'de Ortadağ Erenler Cemevi kültür ve dayanışma etkinliği düzenledi

Sancaktepe'de Okul Müdürleri ile Nisan ayı değerlendirme toplantısı yapıldı

Gazeteciler, Sancaktepe'de kahvaltıda buluştu

MEHMET ASLAN'IN YENİ YIL MESAJI

Tuncay Bal'ın Yeni Yıl Mesajı

SELÇUK CEBİR'İN YENİ YIL MESAJI

Hakan Şahinoğlu'nun Yeni yıl mesajı

Kasım Söylemez'in yeni yıl mesajı

Ekrem Yahya Ateş'in yeni yıl mesajı

Yunus Emre Sağlam'ın yeni yıl mesajı

Mete Çelik'in yeni yıl mesajı

Turgut Daş'ın Yeni yıl mesajı

Gazetecilerden yeni yılda ’BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜYÜZ’ mesajı

LÖSEV MUTLU ET PAKETLERİ İLE MUTLULUK PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIYOR

Kaymakam Çelik’ten, Yüzüncüyıl Gazeteciler Derneği’ne ziyaret

Yeni Yıldan Tek Dilekleri Sağlık

LÖSEV MUTLU ET PAKETLERİ İLE MUTLULUK PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIYOR

“YILBAŞI PAZARI 2025” ÜSKÜDAR’DA BAŞLADI

Yükleniyor